Savaş Bölgesinden Ülkemize Gelen Yabancılar Hakkında Verilen Sınır Dışı Kararları ve İptali

Savaş Bölgesinden Ülkemize Gelen Yabancılar Hakkında Verilen Sınır Dışı Kararları ve İptaliSavaş Bölgesinden ülkemize gelen yabancılar hakkında çeşitli sebeplerle Göç İdaresi Müdürlükleri tarafından verilen sınır dışı kararlarının çoğu hatalıdır. Göç İdaresi Müdürlükleri tarafından verilen hatalı kararın (yanlış kararın) mahkeme kararı ile iptali yapılarak yabancının ülkemizde kalmaya devam etmesinin yolu açılmaktadır.

Mahkemeden sonraki süreçte yabancı hukuka aykırı olarak (kaçak vs.) Türkiye’de kalmayıp, resmi olarak yani resmi kimlik ile Türkiye’de yaşamına devam etmesi için Göç İdaresi Müdürlüklerine gerekli başvurularda bulunulmakta ve sürecin eksiksiz ve hatasız şekilde tamamlanması için takip yapılmaktadır.

Göç İdaresi Müdürlüklerince Savaş Bölgesinden ülkemize gelen yabancılar hakkında verilen hatalı/yanlış sınır dışı etme kararını şöyle açıklayabiliriz.

6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun “Geri Gönderme Yasağı” başlıklı 4. maddesinde, Kanun kapsamındaki hiç kimsenin, işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulacağı veya ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayatının veya hürriyetinin tehdit altında bulunacağı bir yere gönderilemeyeceği düzenlenmiş;

“Türkiye’ye giriş yasağı” başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasında, “Genel Müdürlük, gerektiğinde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerini alarak, kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından Türkiye’ye girmesinde sakınca görülen yabancıların ülkeye girişini yasaklayabilir.” kuralına,

“Sınır dışı etme kararı” başlıklı 53. maddesinde,
“1) Sınır dışı etme kararı, Genel Müdürlüğün talimatı üzerine veya resen valiliklerce alınır.

2) Karar, gerekçeleriyle birlikte hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancıya veya yasal temsilcisine ya da avukatına tebliğ edilir. Hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancı, bir avukat tarafından temsil edilmiyorsa kendisi veya yasal temsilcisi, kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında bilgilendirilir.

3) Yabancı veya yasal temsilcisi ya da avukatı, sınır dışı etme kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvuran kişi, sınır dışı etme kararını veren makama da başvurusunu bildirir. Mahkemeye yapılan başvurular on beş gün içinde sonuçlandırılır. Mahkemenin bu konuda vermiş olduğu karar kesindir. Yabancının rızası saklı kalmak kaydıyla, dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması hâlinde yargılama sonuçlanıncaya kadar yabancı sınır dışı edilmez.” kuralına;

“Sınır dışı etme kararı alınacaklar” başlıklı 54. maddesinde,

“1) Aşağıda sayılan yabancılar hakkında sınır dışı etme kararı alınır:
a) 5237 sayılı Kanunun 59 uncu maddesi kapsamında sınır dışı edilmesi gerektiği değerlendirilenler,
b) Terör örgütü yöneticisi, üyesi, destekleyicisi veya çıkar amaçlı suç örgütü yöneticisi, üyesi veya destekleyicisi olanlar,
c) Türkiye’ye giriş, vize ve ikamet izinleri için yapılan işlemlerde gerçek dışı bilgi ve sahte belge kullananlar,
ç) Türkiye’de bulunduğu süre zarfında geçimini meşru olmayan yollardan sağlayanlar,
d) Kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar,
e) Vize veya vize muafiyeti süresini on günden fazla aşanlar veya vizesi iptal edilenler,
f) İkamet izinleri iptal edilenler,
g) İkamet izni bulunup da süresinin sona ermesinden itibaren kabul edilebilir gerekçesi olmadan ikamet izni süresini on günden fazla ihlal edenler,
ğ) Çalışma izni olmadan çalıştığı tespit edilenler,
h) Türkiye’ye yasal giriş veya Türkiye’den yasal çıkış hükümlerini ihlal edenler ya da bu hükümleri ihlale teşebbüs edenler,
ı) Hakkında Türkiye’ye giriş yasağı bulunmasına rağmen Türkiye’ye geldiği tespit edilenler,
i) Uluslararası koruma başvurusu reddedilen, uluslararası korumadan hariçte tutulan, başvurusu kabul edilemez olarak değerlendirilen, başvurusunu geri çeken, başvurusu geri çekilmiş sayılan, uluslararası koruma statüleri sona eren veya iptal edilenlerden haklarında verilen son karardan sonra bu Kanunun diğer hükümlerine göre Türkiye’de kalma hakkı bulunmayanlar,
j) İkamet izni uzatma başvuruları reddedilenlerden, on gün içinde Türkiye’den çıkış yapmayanlar, k) Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından tanımlanan terör örgütleriyle ilişkili olduğu değerlendirilenler.
2) Bu maddenin birinci fıkrasının (b), (d) ve (k) bentleri kapsamında oldukları değerlendirilen uluslararası koruma başvuru sahibi veya uluslararası koruma statüsü sahibi kişiler hakkında uluslararası koruma işlemlerinin her aşamasında sınır dışı etme kararı alınabilir.” kuralına,

“Sınır dışı etme kararı alınmayacaklar” başlıklı 55. maddesinde ise; “54 üncü madde kapsamında olsalar dahi, aşağıdaki yabancılar hakkında sınır dışı etme kararı alınmaz:
a) Sınır dışı edileceği ülkede ölüm cezasına, işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacağı konusunda ciddi emare bulunanlar
b) Ciddi sağlık sorunları, yaş ve hamilelik durumu nedeniyle seyahat etmesi riskli görülenler
c) Hayati tehlike arz eden hastalıkları için tedavisi devam etmekte iken sınır dışı edileceği ülkede tedavi imkânı bulunmayanlar
ç) Mağdur destek sürecinden yararlanmakta olan insan ticareti mağdurları
d) Tedavileri tamamlanıncaya kadar, psikolojik, fiziksel veya cinsel şiddet mağdurları
(2) Birinci fıkra kapsamındaki değerlendirmeler, herkes için ayrı yapılır. Bu kişilerden, belli bir
adreste ikamet etmeleri, istenilen şekil ve sürelerde bildirimde bulunmaları istenebilir.” kuralına yer verilmiştir.

Savaş Bölgesinden gelen yabancı ülke vatandaşı hakkında verilen sınır dışı etme kararı ile menşe ülkesine sınır dışı edilmesi durumunda mezkur kanunun 4.maddesi ile 55/1-a maddesi kapsamında sakınca bulunduğu hususunun vurgulandığı ve yabancı ülke vatandaşının güvenli üçüncü bir ülkeye sınırdışı edilmesine veya gönüllü olması halinde menşe ülkesine çıkışının sağlanmasına karar verilmektedir. Ancak yapılan hatalı işlem yabancı ülke vatandaşı için güvenli üçüncü ülkenin hangi ülke olduğu konusunda herhangi bir tespit yapılmamaktadır.

Bu durumda, Göç İdaresi Müdürlükleri tarafından bu şekilde tanzim edilen sınır dışı işlemi içeriğinde 6458 sayılı Kanunun 4. ve 55. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamında yabancının ülkesine sınır dışı edilmesinde sakınca bulunduğu yönünde idarece yapılan değerlendirme dikkate alındığında, hakkında güvenli üçüncü ülke tespiti yapılmadan -hangi ülkeye sınır dışı edileceği sınır dışı işleminde belirtilmeden- yabancının sınırdışı edileceği ülkede dolaylı yoldan işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalıp kalmayacağı yönünde bir değerlendirme yapmasına imkan vermeyecek şekilde yabancının sınır dışı işlemi tesisine tabi tutulması hukuka aykırı olacaktır.

Nitekim Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun 29.09.2022 tarih ve 2021/47168 başvuru numaralı kararında da; 6458 sayılı Kanunun 52. maddesinde yer alan; yabancıların sınır dışı etme kararıyla, menşe ülkesine veya transit gideceği ülkeye ya da üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilebileceği hükmünün, yabancının sınır dışı edileceği ülke tespit edilmeden sınır dışı etme kararının alınabileceği şeklinde yorumlanmasının mümkün olmadığı, aynı Kanunun geri gönderme yasağıyla ilgili 4. maddesi ile sınır dışı etme kararı alınmayacaklarla ilgili 55. maddesinde; menşe ülkeden söz edilmeden hiç kimsenin işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulacağı veya ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi fikirleri dolayısıyla hayatının veya hürriyetinin tehdit altında bulunacağı bir yere gönderilemeyeceği, sınır dışı edileceği ülkede ölüm cezasına, işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacağı konusunda ciddi emare bulunan yabancı hakkında sınır dışı etme kararı alınmayacağının ifade edildiği, yabancının nereye sınır dışı edileceğinin sınır dışı etme kararında yer almaması hâlinde sınır dışı edileceği ülkede yabancının ölüm cezasına, işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalıp kalmayacağının veya yabancının dolaylı olarak menşe ülkesine sınır dışı edilip edilmeyeceğinin yargı mercilerince değerlendirilemeyeceği ve yabancının gönderilebileceği güvenli üçüncü ülke belirlenmeksizin sınır dışı kararına istinaden herhangi bir ülkeye sınır dışı edilebileceğinden bahisle yabancının yaşam hakkı ve kötü muamele yasağının ihlal edildiğine karar verilmiştir.

Avukat Mikail YEŞİL
Yeşil Law Office

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir